Ülkemizdeki çalışma hayatına bakıldığında, “sorumluluk almak” ve “sorumlu hissetme”nin genelde kaçınılan bir durum olduğunu görüyoruz. Kurumların genelinde gördüğümüz ve üstesinden bir türlü gelinemeyen bu sorunun nedeni nedir diye soracak olursanız;
- Alınan Kararlarda Aktif Rol Oynamıyoruz: Bu durum, bazen çalışmakta olduğumuz kurumun katılımcı bir yönetim anlayışının olmamasından kaynaklanabildiği gibi, bizim hatalı kararlar alma kaygımızla da ilgili olabiliyor. Çocukluktan bu yana hep başkalarının karar alıyor olmasının güvencesi (!) ile yaşıyor olmamız, iş yaşantısında da aynı eğilimi göstermemize neden oluyor.
- Katılmadığımız Kararlara İtiraz Etmiyoruz: Görüşlerimizi ortaya koyma şansı bulduğumuz ortamlarda dahi, genelin kabul ettiği bir karar alındığında uyum gösterme (!) eğilimi taşıyoruz. “Hayır” demenin neredeyse ayıp olduğu bir toplumda davranışlarımıza yapışan bir yapay uyumluluk hali sergileyebiliyoruz.
- İçinde Olmadığımız Kararların Sonuçlarını Kendimizle İlişkilendirmiyoruz: Olumsuz iş çıktılarına bizzat neden olmadığımız sürece, bu çıktıların yaptığımız işe olan etkisini düşünmeksizin kendimizi olumsuz sonuçlardan muaf görüyoruz. “Benim haberim yoktu”, “bana söylenmedi” ve benzeri cümleleri sıklıkla sarf ediyoruz. Çünkü olumsuz çıktılarla ilgili sorumluluk aldığımız anda prestij kaybetmekten korkuyoruz.
- Yetkili Birilerinin Söylediğini Yapmak Daha Kolay Bir Yol Gibi Geliyor: Böylece tüm sorumluluğu yöneticilerin aldığı ve hatta bu nedenle kararları da sürekli yöneticilerin aldığı bir ortamda kendimizi daha güvende hissediyoruz. Sonuçlar olumsuz olduğunda “senin söylediğini yaptım; olmadı” deme kolaycılığını bilinçsizce olsa da tercih ediyoruz.
Ve bir gün geliyor… “Ben neden terfi etmiyorum?” derken bulabiliyoruz kendimizi. Bir yandan daha büyük sorumluluklar almayı beklerken, mevcut pozisyonumuzun gerektirdiği sorumlulukları dahi yeterince alamadığımızı gözden kaçırabiliyoruz. Veya yaşadığımız olumsuzluklardan başkalarını sorumlu tutan davranışlar sergilerken, kendimizi bir “kurban” gibi gördüğümüzü de fark etmeyebiliyoruz.
Tüm bunlar olup biterken, cesaretle sorumluluk alan; hatta kendisini ilgilendirmeyen konuları dahi sahiplenen kişilerin neyi farklı yaptığına bakıldığında çarpıcı birkaç konuya değinmenin faydalı olacağını düşündük.
Sorumluluk almak konusunda fark yaratan kişiler;
- Sorumluluk almaya ve aşmaya hazırdır.
- Aldığı ek sorumluluklarla ilgili olumlu ve yapıcıdır; başaracağına inanır.
- Olumsuz sonuçlarla ilgili başkalarını suçlamaz; kendi payına düşenin ne olduğu ile ilgilenir.
- Geri bildirim almaya açıktır; eleştiriyle karşılaştığında kişiselleştirmez.
- Engellerle karşılaştığında şikâyet etmek yerine aşmanın yollarını bulur.
- Neyi yapıp yapamayacağını bilir ve altından kalkabileceği sorumlulukları üstlenir.
- Olumsuzluklarda payı varsa, bunu açıklıkla dile getirebilir.
- Sürekli tekrarlanmadığı sürece hata yapmanın mümkün olabileceğini bilir.