Şöyle bir sohbet edecek olsak, şirket içi ilişkilerde saygı eksikliğinden yana anlatacak çok şeyimiz olacaktır muhtemelen. Ortak alan kullanımından şirket kaynaklarından faydalanma biçimimize, kullandığımız iletişim dilinden sorunları çözme biçimimize kadar geniş bir kapsamı vardır “saygı” dediğimiz kavramın.
Çoğunlukla yazılı olmayan; ancak bizden beklenen “saygı kuralları”nın bazılarını gözden geçirelim dilerseniz:
- Açık İletişim Kurmak: Ülkemizde en sık yaşanan sorunlardan biri açık iletişim kurmaktan kaçınmaktır. Kendimizi, yaşanan sorunları ilgili kişi yerine başkaları ile konuşurken bulmamız işten bile değildir. Olumlu iş çıktıları üretmek için bir araya geldiğimizi ve ortak bir amaca sahip olduğumuzu düşünürsek, birbirimizin memnun olmadığımız davranış ve yönlerini açıklıkla konuşabilmek birbirimize gösterebileceğimiz en önemli saygı kurallarından biridir. Kendimizle ilgili hiçbir geri bildirimi başkalarından duymaktan hoşlanmayız öyle değil mi?
- İşle İlgili Tartışmaları Kişiselleştirmemek: Başarılı iş çıktıları üretmeye çalışırken tansiyonun yükseldiği zamanlar olacaktır. Yaşadığımız tüm çatışmaların “yapıcı” nitelikte olması ve asla “kişiselleştirilmemesi” gerekir. Unutmayalım ki; olumlu sonuçlar üretmek gibi ortak bir amacımız var. Sorunları kişiselleştirmek, birlikte iş yapmaktan kaçınır hale gelmek kendimize ve başkalarına yapabileceğimiz en kötü şeylerden biridir.
- Yarattığımız Etkiyi Düşünmek: İş yerinde yaptığımız veya yapmadığımız her şeyin, birlikte çalıştığımız kişi veya fonksiyonlara etkisi vardır. Bir iş yerinde çalışmak, “birlikte başarmak” temeli üzerine kuruludur. Bu nedenle, işle ilgili bireysel kararlarımızı, başkalarına olan etkisini gözeterek almak ilişkilerimiz ve iletişim kalitemiz açısından önemlidir.
- Farklı Görüş ve Fikirlere Açık Olmak: Her zaman en doğrusunu bilen tek kişi olmak mümkün değildir. O nedenle acilen fikir ve düşüncelerimizi neredeyse güç kullanarak kabul ettirmeye çalışmaktan vazgeçmemiz gerekiyor. Birlikte iş yaptığımız her kişinin her fikri en az bizim fikrimiz kadar değerlidir. Asıl başarı fikirlerimizi her koşulda kabul ettirmek değil, en iyi iş çıktısı için en iyi görüş veya fikir üzerinde anlaşmaya varabilmektir.
İş sonuçları üretmeye çalışırken; kendimize, birbirimize ve işimize saygı göstermeyi ihmal etmediğimiz günlere…